1 Gün: ANTALYA- IHLARA VADİSİ-HACI BEKTAŞ-KIRŞEHİR-YOZGATGece 24:00 da buluşma noktalarımızdan sizleri alarak gezimizi başlatıyoruz.Sabah yolda vereceğimiz kahvaltı molası sonrası günümüzün ilk durağı, Hasan Dağından çıkan bazalt ve andezit yoğunluklu lavların soğumasıyla ortaya çıkan, çatlaklar ve çökmelerle oluşan Ihlara Vadisi. Melendiz Çayına ilk çağlarda Kapadokya ırmağı anlamına gelen ‘Potamus Kapadukus” denilmekteydi.Ihlara’da başlayıp Selime’de sonbulan 14 km uzunluğundaki vadinin yüksekliği yer yer 100-150 m'dir. Vadi boyunca kayalara oyulmuş sayısız barınaklar, mezarlar ve kiliseler bulunmaktadır. Rehberimiz eşliğinde yapacağımız gezinin ardından, Anadolu’daki Rum abdallarının piri olarak bilinen, Yeniçeri Ocağının kuruluşunda fikirlerinin büyük etkisi olan, bir yandan mürşitlik (Doğru yolu gösteren kılavuz) görevini sürdürürken diğer yandan ‘’Düşmanınızın bile insan olduğunu unutmayın ‘’düşüncesini benimseyen Hacı Bektaş-ı Veli müzesine gidiyoruz. Rehberimizin anlatımları eşliğinde Hacıbektaş Veli Müzesi'nde; Aşevi, Pirevi, Çilehane, Kırklar Meydanı, Hacıbektaş Veli Türbesi ve Balım Sultan Türbesi'nin gezilmesinden sonra aracımızla buluşuyor ve Yozgat’a gidiyoruz.Konaklama ve akşam yemeği Yozgat’taki otelimizde
Sabah Kahvaltısı: Ekstra
Öğle Yemeği: Ekstra
Akşam Yemeği: Otelde
Konaklanacak Otel:
2 Gün: YOZGAT-KERKENES KALESİ-HATTUŞAŞ-ALACAHÖYÜK-ÇORUMSabah otelde alacağımız kahvaltı sonrası Yozgat’ta ilk olarak 1908 yılında Tevfikzade Ahmet Bey tarafından yaptırılan Yozgat Saat Kulesini görüyoruz ve Çapanoğlu Camisine gidiyoruz. Osmanlı’nın Avrupa kültüründen etkilenerek 1779 yılında yaptırdığı ilk eserlerden olan cami ziyaretimizden sonra Sorgun ilçesi Şahmuratlı köyünde bulunan Kerkenes Harabelerine (Kayıp Şehir Pteria) gidiyoruz. Şehrin, Demir Çağı'nda MÖ 600 yıllarında Medler tarafından kurulduğu tahmin edilse de, 2003 kazı sezonunda Frigce yazıtlar bulunması kentin bir Frig yerleşimi olabileceğini de göstermektedir. Kentin yaklaşık 7 km olan sur duvarları, 2,5 kilometrekarelik bir yerleşim alanı oluşturmaktadır. Antik kaynaklarda Pteria olarak kaydedilen kentin burası olduğu sanılmaktadır. Ardından efsanelere konu olan Kerkenes Sülük Gölü’nü görüyoruz. Efsaneye göre; Battal Gazi, Kerkenes Kalesi’ni fethettiği sırada, kale yakınlarında atının bacakları parçalanır ve yara olur. Battal Gazi attan inerek onu serbest bırakır. At yayıla yayıla içinde sülüklerin bulunduğu bir su birikintisine varır. Su içerken ayaklarına sülükler yapışarak pis kanı emerler, atın ayağı iyileşir. Battal Gazi, suyun etrafını temizleyerek küçük bir göl haline getirir. Adını da Sülük Gölü koyar. Burada vereceğimiz serbest zaman sonrası Hattuşaş’a hareket ediyoruz. Hitit Uygarlığının başkenti olan Hattuşaş’ta, MÖ 3000–4000 yıllarına doğru gezinti yapıyoruz. Büyük Mabed, Aslanlı Kapı, Yer Kapı, Sfenks Kapı, Kral Kapı, Büyük Kale ve Yazılıkaya’daki Açık Hava Tapınağı’nın gezilmesinin ardından hayran kalacağımız, doğa harikası ve buram buram tarih kokan Alaca Höyük bölgesine gidiyoruz. Tarihi önemi çok büyük, Eski Çağ höyüklerinden olan, uzunluğu 310 m, genişliği 277 m, yüksekliği 20 m ve ilk çağlardan yakın zamanlara kadar göç ve istila yolu olarak kullanılan doğu-batı yolu üzerindeki Alacahöyük, binlerce yıl öncesinden başlayan tarih devirlerini ve bu çevrede kaç medeniyetin doğup battığını gösteren ihtişamlı bir eser, bir şehirler yığınağıdır. Arkeologların Alacahöyük’te yaptıkları ve 100 yıl süren kazılarla araştırmalar sonunda tespit edildiğine göre, höyükte, tabandan tepeye kadar üst üste yerleşen dört kültür çağının izleri bulunmuştur. Her çağ temelden başlayarak höyüğün üstüne kadar ulaşan yapı katlarına ayrılmaktadır. Her kat o çağın saray, tapınak, meydan, kale surları ve şehir evleri gibi eserlerden meydana gelmiştir. Rehberimiz siz değerli misafirlerimize bölgedeki tarihi yaşattıktan sonra, Çorum’a gitmek üzere aracımıza geçiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği Çorum’daki otelimizde olacaktır.
Sabah Kahvaltısı: Otelde
Öğle Yemeği: Ekstra
Akşam Yemeği: Otelde
Konaklanacak Otel:
3 Gün: ÇORUM-AMASYA- TOKATSabah otelde alacağımız kahvaltı sonrası, Çorum Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’ni rehberimiz eşliğinde geziyor ve sonrasında leblebi alışverişi için serbest zaman veriyoruz. Beşiktaş Muhafızı Çorumlu Yedi-Sekiz Hasan Paşa tarafından 1894 yılında yaptırılan tarihi Saat Kulesinde vereceğimiz serbest zaman sonrası Şehzadeler Şehri Amasya’ya gidiyoruz. Kurtuluş Savaşı’nın temellerinin atıldığı, 8 bin yıllık tarihi geçmişi ile bizi karşılayan Amasya’da ilk olarak Yeşilırmak vadisinin yanında yer alan yalı boyu evlerini gezerek başlıyoruz. Ardından Osmanlı Sultanı II. Beyazıt’ın talimatıyla, Amasya Sancak Beyi Şehzade Ahmet tarafından yaptırılan 2. Beyazıt Külliyesi, Amasya Valisi Ziya Paşa tarafından, 1865 yılında yaptırılan Amasya Saat Kulesi ve Hazeranlar Konağını görüyoruz. Ferhat'ın Şirin'e sevdası uğruna kilometrelerce uzunlukta dağları delerek su getirdiği kanal olarak nitelendirilen ve "Ferhat Su Kanalı" olarak bilinen Aşıklar Müzesi’ni, Anadolu'da su sesi ve müzikle tedavi yapılan ilk hastanesi (Darüşşifa) olarak bilinen Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Müzesi’ni rehberimizin anlatımlarıyla geziyor ve Ballıca Mağarasına gidiyoruz. Ziyarete açılan sekiz salonuyla, 680 m uzunluğunda ve 95 m yüksekliğinde olan mağara; dünyanın en büyük mağaralarından birisi. Sahip olduğu doğal oluşum değerleri ile uluslararası ölçekte önem arz eden bir alan olarak Ballıca Mağarası, 2019 yılında Türkiye’den Unesco Dünya Miras Geçici Listesine giren tek miras alanı olmuştur. Burada vereceğimiz serbest zaman sonrası Tokat ilimize gitmek üzere aracımıza geçiyoruz.Konaklama ve akşam yemeği Tokat’taki otelimizde.
Sabah Kahvaltısı: Otelde
Öğle Yemeği: Ekstra
Akşam Yemeği: Otelde
Konaklanacak Otel:
4 Gün: TOKAT-SİVAS-KANGAL BALIKLI TERMALOtelde alacağımız kahvaltı sonrası Panoramik olarak yapacağımız şehir turundan sonra, Tokat merkezdeki, köklü tarihi hissedebileceğiniz ve 900 yıllık tarihin izlerini gözle görebileceğiniz Sulu Sokak ve Halit Sokak, tarihi Tokat evleri ve onu çevreleyen, Roma, Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı dönemlerine ait, cami, han, hamam, medrese, türbe, bedesten, çeşme gibi birbirinden güzel birçok eserle dolu tarihi dokusuyla Tokat’ın eski kent merkezini geziyoruz. Bir sonraki noktamız Ulu Cami olacak. Ulu Cami, Danişmendliler Dönemi’nde, 13. yüzyılda yapılmıştır. Bu caminin en önemli özelliği, doğu ve batı yönünde iki tane son cemaat yeri yani camilerde camiye bitişik olan revaklı yer bulunuyor. Bu revaklı son cemaat yeri örneğine Anadolu’da sadece Tokat’ta rastlanıyor. Ulu cami gezimizden sonra, bakırcıları ziyaret ediyoruz. Tarihi Taşhan’da alışveriş molası verdikten sonra Sivas’a gitmek üzere aracımıza geçiyoruz ve 1,5 saatlik bir yolculuktan sonra ilk olarak şehir içinde Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi’ni gezerek Kurtuluş Savaşı’ndaki kongre heyecanını yaşıyoruz. Kent meydanında valilik binasını dışarıdan izleyip, 1580 yılında üçüncü Murad’ın veziri Sivas valisi Ali Bey oğlu Mahmud tarafından yaptırılan Kale Camisini, 1271-72 yılında Muzaffer Burcuverdi tarafından yaptırılan Buruciye Medresesi’ni, aynı tarihte İlhanlı veziri Sahip Şemseddin Mehmed Cüveyri tarafından yaptırılan Çifte Minareli Medrese’yi, 1217 -18 de 1. İzzettin Keykavus tarafından yaptırılan Şifaiye Medresesi ve Darüşşifasını görkemli taç kapısından girerek geziyoruz ve ardından aracımızla buluşuyor ve Kangal Köpeği Yetiştirme ve Uygulama Merkezi ziyaretimizden sonra ülkemiz termal kaplıcaları içinde kendine özgü bir yeri olan Kangal Balıklı Kaplıcaya gidiyoruz. Sazlık haldeyken, 1917 yılında ayağında yara olan bir çobanın tesadüfen tedavi olmasıyla keşfedildiği bildirilen, termal havuzlarından yararlanabileceğimiz ve konaklama yapacağımız, tedavi özelliği itibari ile dünyada bir benzerini bulmanın mümkün olmadığı kaplıca, ilmi ve tıbbi bir mucizeyi Sedef hastalığını tedavi ederek sergilemektedir. 36-37 derece sıcaklıktaki kaplıca suyunda bulunan balıkların mucizevi bir şekilde tedavi yöntemi uygulaması bu kaplıcanın ününü ve özelliğini daha da artırmaktadır. Çünkü, modern tıpta şimdiye kadar fayda görmeyen dünyanın her yerindeki cilt hastalıkları için Kangal balıklı kaplıcası en son ümit kaynağı olmaktadır. Tahriş olmuş veya herhangi bir enfeksiyondan oluşmuş cilt dokusundaki yaraları; egzama, cerahatli sivilceler ve hatta tıpta tedavisinin imkansız olduğu bilinen "Sedef" hastalığı gibi cilt hastalıkları, 2-10 cm büyüklüğündeki Cyprinide (Sazangiller) familyasından Cyprinion Macrostamus (Beni Balığı) ve Garra rufa (Yağlı Balık) türündeki balıklar tarafından iyileştirilmekte ve izleri kaybolmaktadır. Suyun romatizmal hastalıklara, nörolojik (nevralji, nevrit, felç), ortopetik ve travmatolojik sekellerde (kırıklar, eklem travması ve kas hastalıkları), jinekolojik sorunlarda (lavaj ile), deri hastalıklarında, böbrek taşlarında (içme ile) ve psikosomatik bozukluklarda yararlı olduğu rapor edilmiştir. (Ankara Ünv. Tıp Fak. Hidroloji ve Fizik Tedavi Enstitüsü, Klinik Raporu, 2 Mart 1997)
Sabah Kahvaltısı: Otelde
Öğle Yemeği: Ekstra
Akşam Yemeği: Otelde
Konaklanacak Otel:
5 Gün: KAYSERİ-NEVŞEHİR-ANTALYASabah otelimizde alacağımız kahvaltı sonrası aracımızla buluşuyor ve Kayseri’ye gidiyoruz. Kayseri'de yürüyerek yapacağımız turda; Arkeoloji Müzesi, Saat Kulesi, Güpgüpoğlu Konağı Etnografya Müzesi, Ulu Cami, Kapalı Çarşıyı (Türkiye'nin dördüncü büyük çarşısı) rehberimizin anlatımlarıyla görüyor ve vereceğimiz serbest zaman sonrası, üçüncü yüzyılda Roma Dönemi'nde yapılan ve altıncı yüzyılda Bizans Dönemi'nde daraltılan, Kayseri Kalesi ve surlarını görüyoruz. Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat zamanında bugünkü şekliyle yeniden yapılan Kale, Karamanoğulları ve Osmanoğulları zamanında iki defa tamir gören Orta Anadolu'da ulaşım geçitleri üzerinde bulunan Kayseri şehir merkezini koruyan bu orta çağ kalesi , günümüze kadar gelen eski varlığı ve zaman içinde yapılan ekleriyle Dış Kale ve İç Kale olarak iki kısımdan oluşmaktadır. Sonrasında aracımıza geçiyoruz ve UNESCO Kültür ve Doğa Mirası listesinde bulunan, manastır eğitim sisteminin başlatıldığı yer olarak kabul edilen Göreme Açık Hava Müzesi’ne gidiyoruz. Kaya içine oyulmuş manastırlar, kiliseler, şapeller, yemekhaneler, mutfaklar ve yaşam alanlarından oluşan müzeyi rehberimizin anlatımları eşliğinde bitiriyor ve dönüş yolculuğumuzu başlatmak üzere aracımıza geçiyor.bir sonraki gezimizde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.
Sabah Kahvaltısı: Otelde
Öğle Yemeği: Ekstra
Akşam Yemeği: Ekstra