UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU

  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
  • UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU
Tarih
Çocuk
Yetişkin
1.Çocuk Yaşı
2.Çocuk Yaşı
a

1. Gün ANTALYA-İSTANBUL-MAŞUKİYE-SAPANCA GÖLÜ-ORMANYA-EFTENİ GÖLÜ-GÜZELDERE ŞELALESİ-DÜZCE

Sabah saat 04:30’da Antalya Havalimanında buluşuyor ve Pegasus Havayollarının saat 06:05 uçağı ile İstanbul’a gidiyoruz. Havalimanında bizleri bekleyen aracımıza geçiyor ve doğa harikası Maşukiye’ye ulaşıyoruz. Ormanlar arasında yer alan Maşukiye’nin, tertemiz ve bol oksijenli havasını soluyarak gezintimize başlıyoruz. Maşukiye’nin ismi “aşık” anlamına gelen maşuktan geliyor. Etraftaki doğal güzellikler "buraya gelen aşık olur" dedirtiyor. Herkese bir daha geleceğim dedirten bu doğa harikası yerde sabah kahvaltımızı yapıyor ve vereceğimiz serbest zaman sonrasında Sapanca Gölü’nü görerek, eski adıyla Uzun Tarla Tabiat Parkı yeni adıyla Ormanya Doğal Yaşam Parkı’na doğru hareket ediyoruz. Ormanya Doğal Yaşam Parkı, dünyanın üçüncü, Avrupa’nın en büyük doğal yaşam alanıdır. Canlıların doğal koşullarına en yakın ortamda yaşamaları için tüm ihtiyaçların yerine getirildiği Ormanya Doğal Yaşam Parkı, 53 farklı türden 467 hayvanı (Ala geyikler, ceylanlar, karacalar vb) ve bitki türünü içinde barındırır. İçerisinde “Yüzüklerin Efendisi” ve “Hobbitler” filmiyle ünlenen Hobbit evlerinin bulunduğu alanı da geziyoruz. Ardından Düzce ilinin Gölyaka ilçesinde bulunan, adını bir Bizans kraliçesi olan Eftelya’dan aldığı söylenmekte olan Efteni Gölü’ne gidiyoruz. Anlatıma göre Bizans ordusu savaştan dönerken, gölün kıyısındaki bir alanda konaklamış. Yolda Prenses Eftelya’nın ellerinde ve yüzünde yaralar çıkmış. Göl kıyısında banyo yapan prensesin yaraları ertesi sabah iyileşmeye, cildi güzelleşmeye başlamış. Bunu gören Bizans İmparatoru bu göl kıyısındaki sıcak su kaynaklarının olduğu yere hamam inşa edilmesini istemiş. Prenses Eftelya’nın yanına bakıcılarını bırakıp oradan ayrılmış. Yaraları iyileşen ve güzelleşen prenses göl üzerinde gezinirken karşı kıyıdaki dağ eteklerinde yaşayan bir Osmanlı gencine gönlünü kaptırmış. Prenses ve genç Osmanlı delikanlısı birbirlerini ziyaret etmeye başlamışlar. Yine bir gün prenses sevgilisinin yanına giderken kayığı gölde batmış ve boğulmuş. O günden sonra gölün adına “Efteni” demişler. Göl ziyaretimizden sonra Düzce’de bulunan en büyük ve en popüler şelalelerden bir tanesi olan Güzeldere şelalesine geçiyoruz. Dileyen misafirlerimiz ile ormanın içerisinde yer alan demir merdivenlerden yürüyüş yaparak şelaleye kadar iniyoruz. Dolu dolu yaşadığımız bir günden sonra akşam yemeği ve konaklama için Düzce’deki otelimize geçiyoruz.

 


Sabah Kahvaltısı: Extra

Öğle Yemeği: Extra 

Akşam Yemeği: Otelde 

Konaklanacak Otel: DÜZCE ANIL OTEL

2. Gün ABANT GÖLÜ-BOLU-YEDİGÖLLER-DEVREK

Sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrası ilk olarak Batı Karadeniz’in incisi Abant Gölü’ne ulaştığımızda doğanın kucağında keyifli bir yürüyüş yapıyoruz. Vereceğimiz fotoğraf molası sonrası Yedi Göllere gitmek üzere ekstra kiraladığımız dolmuşlarımızla gezimize başlıyoruz. Burada doğanın tüm güzelliğini yaşıyor ve birbirinden güzel gölleri; Nazlı Göl, İnce Göl, Küçük Göl ve Büyük Gölü yakından tanıyoruz. Ardından, bastonlarıyla ünlü Devrek’e geçiyoruz. Baston çarşısı gezimizden sonra, otelimize gidiyoruz.

 


Sabah Kahvaltısı: Otelde

Öğle Yemeği: Extra 

Akşam Yemeği: Otelde 

Konaklanacak Otel: DEVREK OTEL http://www.devrekotel.com/

 

3. Gün SAFRANBOLU-GÜZELCEHİSAR-İNKUMU-BARTIN

Sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrası Safranbolu’ya gitmek üzere yolculuğumuzu başlatıyoruz.  İlk olarak Tokatlı Kanyonu üzerinde, yerden 80 m yükseklikte ve 11 m genişliğinde yapılan Kristal Terası (Cam seyir terası) görüyoruz. Eşsiz Tokatlı Kanyonu manzarasının fotoğraflarını çekiyoruz. Safranbolu Evleri, Kaymakamlar Konağı, Cinci Hanı, Yemeniciler Arastası, Köprülü Cami, Hıdırlık Tepesi, Namazgah ve Eski Hükümet Konağını yakından görüyoruz. Safranbolu gezimiz sonrası, Bartın il merkezine 17 km uzaklıkta, tarihle doğanın iç içe olduğu Güzelcehisar köyü, Karadeniz sahilinde ormanlık alanları, denizi, kumu, eşsiz gün batımı ile görenleri büyüleyen, görülmesi gereken
önemli bir cazibe merkezidir. Dünyada örnekleri Kuzey İrlanda, İskoçya ve Kaliforniya’da bulunan lav sütunları Türkiye’de sadece Bartın Güzelcehisar’da bulunuyor. Güzelcehisar lav sütunlarının geçmişi 80 milyon yıl öncesine dayanıyor. Denizden bir duvar gibi yükselen sütun yapılı lavları izleyebilmemiz için seyir terasında fotoğraf molası veriyoruz. Ardından doğasının ve plajının etkileyici güzelliğiyle, dağın yamacına kurulmuş yazlık evleri ve 3 km uzunluğundaki plajıyla şirin bir belde olan İnkumu’na gidiyoruz. Burada panoramik olarak yapacağımız gezi sonrası serbest zaman veriyoruz ve Bartın’daki otelimize geçiyoruz.


Sabah Kahvaltısı: Otelde

Öğle Yemeği: Extra 

Akşam Yemeği: Otelde 

Konaklanacak Otel: KEMİKPARK OTEL https://www.kemikpark.com/

 

4. Gün AMASRA-ÇAKRAZ-GİDEROS KOYU-CİDE-KASTAMONU

Sabah otelde alacağımız kahvaltının ardından Fatih’in Çeşm-i Cihan (Dünyanın Gözü) diye seslendiği Amasra’ya gitmek üzere aracımıza geçiyoruz. Kısa bir yolculuğun ardından ulaşacağımız Amasra’da; Amasra Kalesi, Kemere Köprüsü, Fatih Cami, Kaleiçi evlerini geziyoruz. Çekiciler çarşısında vereceğimiz serbest zaman sonrası öğle yemeğimizi alıyor ve bir başka cennetten köşe olan, Amasra’ya bağlı bir tatil beldesi olan Çakraz’a gidiyoruz. Doğal koy olması nedeniyle eski medeniyetlere ev sahipliği yapan Çakraz’da panoramik olarak yapacağımız gezi sonrası bir başka doğa harikası olan Gideros koyuna gidiyoruz.  Gideros koyunun geçmişi MÖ 15. yüzyıla uzanmaktadır. Gideros’taki ilk site devletinin Amazonlar tarafından kurulduğu ve Büyük İskender’in baldızı Amastris tarafından da yıktırıldığı yazılmaktadır. Koyun denize açıldığı kısmı çok dar olduğundan pırıl pırıl suyun gayet dingin olduğunu söylemek mümkün. Ayrıca henüz keşfedilmemiş destinasyonlar arasında olduğundan mavi ile yeşilin her tonunu göreceğimiz bu cennet köşede, denize karşı çaylarımızı yudumluyoruz ve sonrasında aracımızla buluşarak kilometrelerce uzanan sahili, kıyıya dik dağların önündeki muhteşem güzellikteki koylar ve ormanlarıyla tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Cide’ye gidiyoruz. Anadolu’nun çoğu yöresinde olduğu gibi Cide’nin tarihi de insanlık tarihi kadar eskidir. Homeros, yaklaşık 2800 yıl önce yazdığı İlyada’da Cide’den şöyle söz eder; “Yüksek kültürlü Henetlerin yurdundan geçtik; Kiteros’tan Aycelos’tan”. Cide, 1213 yılında Anadolu Selçukluların, 1460’da Fatih Sultan Mehmet’in Kastamonu’yu almasıyla da Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğine geçmiştir. Batı Karadeniz’in incisi hükmünde yer alan ve 12 Km uzunluğunda sahili olan Cide’de hepimizin gönlünde taht kuran Hababam Sınıfı’nın yazarı olan Rıfat Ilgaz’ın doğduğu Rıfat Ilgaz Müzesini geziyoruz. Müze gezimiz sonrası, Kastamonu’daki otelimize geçiyoruz.

 


Sabah Kahvaltısı: Otelde

Öğle Yemeği: Extra 

Akşam Yemeği: Otelde 

Konaklanacak Otel: MÜTEVELLİ OTEL http://www.mutevelli.com.tr/

 

5. Gün KASTAMONU-SİNOP

Sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrası Nasrullah Kadı Cami ve Liva Paşa Konağı’nı gezdikten sonra Kastamonu Kalesi, Şaban-ı Veli Külliyesi, Cumhuriyet Meydanını geziyoruz. Saat kulesinde vereceğimiz fotoğraf molasından sonra aracımızla buluşuyor ve Sinop’a gidiyoruz.İlk olarak Hamsilos Fiyordu ve Tabiat Parkı’na gidiyoruz. Dünyada sadece Norveç kıyılarında bulunan fiyortlara son derece güzel doğasıyla örnek teşkil eden ülkemizin en kuzey ucuna yaklaştığımız bu noktada Karadeniz’in doyumsuz manzarasını geniş açılarla fotoğraflıyor ve manzaranın tadını doyasıya çıkarıyor, sonra şehir merkezine geçiyoruz.Sinop deyince akla ilk gelen sürgünleri, kaçışın imkansızlığı ve orada tutulmuş ünlü kişileri ile bilinen Sinop Cezaevi ziyaretimizi yapıyoruz. Tarihî Sinop Kapalı Cezaevi, bir dönem "Anadolu'nun Alkatrazı" tabiri ile de tanınan ve 1999 yılında kapatılarak müzeye çevrilen cezaevidir. Tarihi eskilere dayanan yapı, şiirlere, şarkılara konu olmuştur. Üç yanı deniz olan ve tarihi kale duvarlarının içerisinde yer alan cezaevine ev sahipliği yapan kale, yaklaşık 4000 yıl önce bölgenin hakimi Gaskalılar tarafından yapılmıştır. Grek, Pontus, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlılar kendi dönemlerinde kaleyi korumuş ve güçlendirmişlerdir. Kalenin cezaevi olarak kullanımına ait en eski belgeler ise 1568 yılına dayanmaktadır. Evliya Çelebi seyahatnamesinde bu zindandan şöyle bahsetmiştir; "Büyük ve korkunç bir kaledir. 300 demir kapısı, dev gibi gardiyanları, kolları demir parmaklıklara bağlı ve her birinin bıyığından 10 adam asılır nice azılı mahkumları vardır. Burçlarında gardiyanlar ejderha gibi dolaşır. Tanrı korusun, oradan mahkûm kaçırtmak değil, kuş bile uçurtmazlar." İç kalenin resmi olarak zindana dönüşmesi ise 1887 yılında olmuştur. O dönem Sinop Mutasarrıfı Veysel Paşa yeni binalarla birlikte bir de hamam eklemiştir. 1939 yılında da çocuk hapishanesi olarak kullanılmak üzere bir bina daha yapılmıştır. Cezaevi ziyaretimizin ardından Sinop'u Yukardan goren Tepedeki seyir terasına çıkıyoruz ve sinop'u fotoğraflıyoruz ardından otelimize gidiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelde olacaktır.

 


Sabah Kahvaltısı: Otelde

Öğle Yemeği: Extra 

Akşam Yemeği: Otelde 

Konaklanacak Otel:  SİNOP SİS OTEL

6. Gün SAMSUN-ANTALYA

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltı sonrası Samsunda durağımız Batı Park. Kadın savaşçı kabilelerin yaşamını anlatan Amazon köyünü ve Amazon heykelini görüyoruz. MÖ 3000-2000 yılları arasında, kentler-devletler kurup anaerkil bir şekilde hayatlarını sürdüren Amazonlar, bir dönem Terme'de de yaşamışlar ve onların anısına İlk Adım Batı Park içerisinde bir Amazon köyü oluşturulmuş. Bu yürekli, mert, savaşçı kadınların günlük yaşamını yansıtan balmumu heykellerle dekore edilerek ziyarete açılan köyü geziyor ve vereceğimiz serbest zaman sonrası aracımıza geçerek Samsun’da binlerce yıllık geçmişe sahip olan Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji Vadisini geziyoruz. Türkiye’deki en eski üçüncü insan yerleşkesi olarak bilinen; Paleolitik Çağ, Mezolitik Çağ ve Tunç Çağı’na ait kalıntıları içinde barındıran ve kat kat mağaralarıyla, ilk katlı yerleşkeyi gözler önüne seren Tekkeköy Mağaralarını ziyaret ediyoruz. Samsun'da açılan son müze olan Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji Vadisi Müze Evi, vadi içerisindeki üç tescilli eski Rum evinden birisinin restore edilmesiyle oluşturulmuştur. İçerisinde; mağara ve çevresindeki hayata dair malzemeler, mağaralardaki kazılarda ele geçirilen çanak çömlek parçaları ve heykelleri barındıran, Türkiye'nin ilk imitasyon müzesi olan müze evini rehberimizin anlatımlarıyla geziyor ve sonrasında Mustafa Kemal Atatürk'ün milli mücadeleyi başlatmak için 19 Mayıs 1919’da on sekiz arkadaşıyla birlikte Samsun'a geldikleri vapur olan Bandırma Vapurunu ziyaret ediyoruz. Samsun Belediye Parkında Samsun'un simgesi haline gelmiş, Mustafa Kemal Atatürk'ün şehre ilk çıktığı noktaya dikilen, Avusturalyalı Heykeltıraş Heinrich Krippel tarafından yapılan Atatürk Onur Anıtı'nı ziyaret ediyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a geldiğinde kaldığı otel olan Mantıka Palace, 1940 yılında restore edilerek müze haline dönüştürülmüştür. Gazi Müzesi olarak hizmet veren bu binayı ziyaret edip, Samsun Havalimanına geçiyoruz ve Sun Express saat 19:50 uçağıyla Antalya’ya dönüyoruz. Bir başka organizasyonumuzda buluşmak üzere vedalaşıyoruz.

 


Sabah Kahvaltısı: Otelde

Öğle Yemeği: Extra 

Ek Bilgiler

İptal Şartları

Notlar

UÇAKLI BÜYÜK BATI KARADENİZ TURU Hakkındaki görüşleriniz
Bu tur için toplam puanınız

Tur ne kadar eğlenceliydi?

Rehberler ne kadar ilgiliydi?

Oteller / yemekler nasıldı?

Tur güzergahı nasıldı?

7/24 İLETİŞİM HATLARIMIZ!
  • 0242 237 64 97
  • 0242 237 63 97
  • WhatsApp0533 916 14 19
Fiyata Dahil Olan Hizmetler
  • 5 Gece Yarım Pansiyon Otel Konaklaması
  • Otelde Alınan 5 Akşam Yemeği
  • Otelde alınan 5 Sabah Kahvaltısı
  • Lüks Araçlar ile Ulaşım
  • Lisanslı Rehber
  • Antalya-İstanbul / Samsun-Antalya Uçak Biletleri
  • 1618 No’lu Turizm Kanununa Göre Zorunlu Seyahat Sigortası
Fiyata Dahil Olmayan Hizmetler
  • İlk Gün Sabah Kahvaltısı
  • Tüm Yemeklerde ve Molalarda Alınan İçecekler
  • İlk ve Son Gün Antalya Havalimanına Ulaşım
  • Yedi Göller Dolmuş Ücreti
  • Ekstra Belirtilen Organizasyonlar
  • Öğle Yemekleri
  • Tüm Özel Harcamalar
  • Müze Ören Yeri Girişleri
  • Müze Kart (Turizm ve kültür bakanlığına bağlı müzelere girişlerde gereklidir.)
  •  

Benzer Turlar

PUANLA VE YORUM YAP
Kişisel Verilerin Korunması, Gizlilik Politikası ve Çerez (Cookie) Kullanımı İlkeleri hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.